Bir insana edilecek en kötü beddualardan biri bu olsa gerek. Kızı sevmiş. Kız ise haber göndermiş. "Onu istemem" demiş. "Bu işin sonu olmaz, beni unutsun" demiş. Delikanlı yüklenmiş diline:
"Gidesen gelmeyesen,
Başın ömrün yiyesen,
Beni istemedin ya,
Le Urfa'yı görmeyesen!"
Vaaaaay vay. O nasıl laf öyle? "Sus öyle deme kıza" diyeceğim geliyor. Böyle durumlarda kim haklıdır acaba? Delikanlı platonik ise böyle demeye hakkı olmaz elbette. "Sen seviyorsun diye elmanın da seni sevmesi şart mı?" demiş ya şair. Ya da kızcağızı ürkütmüş, hak etmediği gibi davranmış olabilir. Bu durumda kız da istemez tabi. Ama eğer özne (kız ya da erkek) umut veriyor, açık kapı bırakıyor, sonrasında da "seni istemem" diyorsa; ayıp etmiştir. Hakka girmiştir. Atı alıp Üsküdar'ı geçmiştir. Giden yaktığıyla, arkada kalan ise baktığıyla kalır...
Ben iki yıldır Sürme Gözlü Yârim Canım Urfam'ı göremedim. Üstüne az evvel bu parçayı dinleyince daha da bir hislendim. Esbabı farklı ama olsun, neticede göremedim işte. Allah kimseyi sevdiğinden ayırmasın. İşte o parça:
Gidesen gelmeyesen urfayı görmeyesen ile canfeza
Ey delikanlı! Eğer haklı olan sen isen, üzülme. Canın sağ olsun. Şu parçayı dinle: