"Söylemek isteyip de söyleyemediğim onca şeyi, tıpkı sana anlatır gibi döküyorum kağıda Manolyam" idi ilk cümlesi. Ve devam etti:
"Sana, bana, ikimize dair hayallerim var benim. Kimi çocukça kimi fazlaca olgun. Mesela bir sabah uyanacağım, yanımda sen. Ama çoktan uyanmışsın. Gözlerin bana bakıyor. Oturmuş izliyorsun, belki de bir kaç saattir. Uyandığımı görünce öyle içten gülümsüyorsun ki adeta yüreğin yerinden çıkıp bana geliyor. Aydınlığım oluyor gözlerin; göz değil, gönül aydınlığım oluyor...
Mesela bir akşam üşüyeceğim. Ne kadar güçlü olursam olayım, şefkate muhtaç bir kedi gibi sokulacağım yamacına. Aynı battaniyenin içinde ellerimizde çaylarımızla güzel bir film izleyeceğiz. Film bahane, ben o an yüreğinin atış seslerini dinleyeceğim aslında...
Mesela bir gece yavaşça çıkacağız evimizden. Sırtlarımızda birer heybe, içi öte beri dolu. Karanlıkta yanyana yürüyeceğiz. Sırtımızda heybe, yüreğimizde aşk, ruhumuzda rıza arzusu. Ebul Vefa Hazretleri gibi fakirlerin kapısına heybeleri usulca bırakacağız. Sonra kapıyı çalıp koşarak saklanacak ve ev ahalisinin heybeleri görünce yaşadığı sevinci izleyeceğiz. Ellerin ellerimde, sevinip evimize döneceğiz.
Mesela bir gece yarısı uyanıp sana sesleneceğim. 'Agah ol Manolyam, teheccüd vakti geldi' diyeceğim. Ard arda namaza duracağız. Ruhlarımızda yine tek arzu, rıza...
Mesela beni çok seveceksin. Hani Urfa Tutkunu'nun Urfa'yı sevdiği gibi; anlıyor musun? O kadar çok, o kadar gerçek, o kadar içten ve o kadar tek...
Mesela bir cuma işten gelince hadi gidiyoruz deyip kaçıracağım seni :) Nereye mi? Haritadan işaret koyduğun, gidip görmek istediğin o yerlerden birine. Çocuk gibi sevineceksin. Ve bunu görünce tüm yorgunluğumu unutacağım.
Mesela yan yana yaşlanacağız. Bir gün Rabb'imiz bizi çağıracak. Ne sen arkaya kalacaksın ne ben. Birbirimizi öyle sevmişiz ki, Rabb'imiz bizi ayırmayacak. Aynı anda kabzedilecek ruhlarımız. Hani şu hayat boyu rıza için koşturan ruhlarımız var ya, onlar işte...
Mesela Cennet'e gireceğiz birlikte. Ne sen gılman isteyeceksin ne ben huri. Hiç ayrılmayacağız. Birlikte CemalUllah'ı göreceğiz. Birlikte şükredeceğiz zerrelerimizce...
Mesela sen, tüm bu satırları sana yazdığımı bileceksin Manolyam, sana..."
Manolyası bilecek mi bilinmez ama, bu hayalleri kağıda dökerken her şeye rağmen umudu diri idi. Yüreği ne kadar acısa da umudu canlıydı işte. Biliyordu. Allah'ın izniyle o bir gün gelecek ve Urfa Tutkunu'nun Urfa'yı sevdiği gibi sevecekti yarini...
17 Ekim 2015 / KONYA / 03.19
TÜM MANOLYA SERİSİ YAZILARI:
1. İçimdeki Boşluk
2. Hayallerim ve Sen
3. Güllerin Kurudu Kaldı Ellerimde
4. Neden Manolyam?
5. Kırgınım Sana
6. Ahmet'in Manolyaya Son Mektubu (SON)
7.Manolya'ya
hayallerinin gerçek olması dileğimdir.. ♥
YanıtlaSilSağolasın Nilgüncüm. Hepimizin hayalleri gerçek olsun inş hayırlısıyla.
Sil