Emine Şenlikoğlu'nu yıllar evvel Konyamızda verdiği bir seminerde tanımıştım. İlginç bir hayat hikayesi var. Okul yüzü görmemiş ama okuma aşkıyla yanıp tutuştuğu için kendi kendine okuma yazma öğrenmiş. Evlerinin bahçesindeki toprağı defter, yerdeki çubukları kalem etmiş. A harfini öğrendiğinde toprağa nasıl a yazdığını heyecanla anlatmıştı.
Bugüne kadar birkaç romanını da okumuş ve beğenmiştim. Benim okuduklarım hep yaşanmış hayat hikayelerinden oluşanlardı. Kurgusal romanları da var mıdır bilmiyorum. Mahkum Duygular kitabını ise mahalle kütüphanemizden aldım. Yazarın okuduğum ilk şiir kitabı idi. Ya da okuyamadığım diyelim :) Emeğini kesinlikle takdir ediyorum ancak bence şiir değil düz yazı yazmaya devam etmeli. Bazıları bildiğiniz konuşma cümleleri kısa kısa mısralaştırılarak şiir gibi konulmuş. Bazıları gerçekten güzeldi. Birçoğunda ise hece ölçüsü kaçtığı için çok rahatsız oldum. Açıkçası en zor bitirdiğim kitaplardan biriydi ve hızlı okuma tekniği ile ancak bitirebildim. Ama içindeki ana fikir ve konular güzel.
Cumanın feyzi bereketi cümleten üzerimize olsun. Yeni bir yazıda görüşmek dileğiyle. Umut hep vâr olsun.
selamlar aslıhan emine şenlikoğlu bizim lise yıllarımızın yazarı. o dönemde iki kitabını okumuştum. açıkcası yaşam öyküsünü bilmiyordum iyi niyetle hizmet etmeye çalışan biri. ama yaş geçip bizim eğitim artınca sibel eraslan okumak daha cazip hale gelmişti. sevgiler
YanıtlaSilAleykümselam Zeynep. Evet, bir yaştan sonra dili oldukça basit geliyor. Ama dediğin gibi kadının niyeti güzel :)
YanıtlaSil