3 Kasım 2015 Salı

Neden Manolyam?

Ahmet yine kendisini dumanlı bir dağ gibi hissediyordu.  Görünüşte dağ gibi duran, lakin yana yana içten içe bitmiş bir enkazdı adeta. Kağıda kaleme sarıldı. Bir de semsert kahve aldı, başladı yazmaya:

"Biliyor musun Manolyam, saçmalamakta üstüme yok benim. Kendimi anlamaya çözmeye çalışıyorum ama ne mümkün! Sen bir anda bıraktın beni, terkettin. Neden böyle olduğunu bile anlayamadım üstelik. Hikayemizin başı biraz ilginç oldu evet. Ben sana hayır demeye meyilliyken sen yanımdaydın. Benim fikrim "her şeye rağmen evet"e döndü ve sen gittin. Gidiyorum dedin ama tam olarak da gitmedin aslında. Bir gölge gibi yanımdaydın hep. Benimleydin. Bunu biliyorum. Ya sonra? Varlığını yeniden hissetmeye başlamışken çekip gittin külliyen. Neden ama neden? Öldün sansam değil, belli ki sağsın. Yandın sansam değil, hayata bağsın. Kendimi çözmeye çalışırken, bir de sen çıktın aniden? Neden geldin yeniden ve madem neden gittin aniden? Gecelerdir uykuyu durağı kaybettim düşünmekten. Peki ya ben? Ben neden, neden hala... Boşver be Manolya. İşitmiyorsun beni nasıl olsa! Öyle kendi kendime konuşuyorum aslında. Çok şey var söylemek istediğim. Çok şey var yapmanı beklediğim. "Ahmet sen erkeksin, bir şey gerekiyorsa yapacak sensin" dediğini duyar gibiyim. Ama öyle olmuyor işte. Elimi kolumu bağladın gidişinle. Seni bi anlasam, ahh bi anlasam... Olmuyor. İçimdeki boşluklar dolmuyor. Gündüz gece, gece gece. Beni kimse anlamıyor. Sen bile beni dışlamışken, başkasına ne derim ki ben? 

Yoksun. Bak gözlerim gözlerinin nurundan yoksun. Ne zaman bitecek bu işkence? Rabb'im karanlıklarımı çevirsin sevince..."

03 Kasım 2015 / KONYA / 21.27


TÜM MANOLYA SERİSİ YAZILARI:
1. İçimdeki Boşluk
2. Hayallerim ve Sen
3. Güllerin Kurudu Kaldı Ellerimde
4. Neden Manolyam?
5. KırgınımSana
6. Ahmet'in Manolyaya Son Mektubu (SON)
7.Manolya'ya

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Hayatın kendisi bir yorumdur aslında. Özgün ol, kendi hikayeni yaşa.
Yorumlarınızla mutlu oluyorum. Hepinize teşekkürler.