16 Nisan 2012 Pazartesi

2012 İSTANBUL GEZİSİ-2

Geziye kaldığımız yerden devam edelim.

Daha önce defalarca İstanbul'a gitmiş olmama rağmen hiç bu kadar fotoğraf çekmemiştim. Konya tabiri ile çayca gidip suca gelirdim =) Bu kez bir haftalık İstanbul seyahatimiz esnasında 1500 civarı fotoğraf çektim. İçlerinden seçe seçe sizlerle paylaşacağım inşaAllah. Ancak malum, fotoğraf makinam dünya piresi samsung olunca, fotoğraflarım çok güzel olmayabilir.

Burası tramway güzergahında Sultan Ahmet'ten Tophane'ye yürürken sol kolda kalan Zeynep Sultan Camisi:


Burası Topkapı Sarayı'na gidiş. Topkapı Sarayı'nın giriş ücreti 20 TL. Müze Kart da 20 TL idi(bu hafta 30 olmuş). Dolayısıyla bilet yerine müze kart almanız daha mantıklı. Sonra başka müzeler için de kullanabilirsiniz. Topkapı Sarayı'nın Harem Bölümü için ise ayrıca 15 TL'lik bilet alınıyor. O kısımda Müze Kart geçmiyor.


Burası sarayın bahçesinde bulunan Aya İrini Kilisesi. Öğrendiğime göre özel izinle gezilebiliyormuş.

Burası sarayın giriş bölümü. Cennetmekân ceddimiz tavanları bile sanatla işlemiş. Hayran olmamak mümkün değil.

Bu da giriş kısımda bir camekanın içinde sergilenen sarayın komple minyatürü:


Girişte sağ kolda, camlı bir odanın içinde saltanat arabaları sergileniyor. İçeri girilmiyor. Camdan bakabiliyorsunuz ancak. Fotoğrafın ilginçliğine bakar mısınız =) Cama yaklaşıp çektim. Üst kısımda arkadaki manzaranın cama yansıması çıkmış, alt kısımda ise camın diğer tarafındaki araba =)

Sultan Abdülhamid Han'ın bir zamanlar bu arabalara bindiğini okumakla heyecanlandım. Hayran olduğum O Velî Zat demek bir vakitler, üzerine Allah'ın adı yazılmış bu arabalara biniyordu!


Saray'dan filmlerde görmeye alıştığımız bir kapı:




Yerdeki su giderini bile sanatla işlemiş ceddimiz. Bu zerafete, bu işçiliğe, bu inceliğe hayran olmamak mümkün değil.



TRT1'de yayınlanan Ramazan Sevinci'ni bilirsiniz. Topkapı Sarayı'nın bahçesinde, o sarı kubbeli kamelyanın altında çekilir. İşte bunlar da oralardan görünen manzara fotoğrafları:




Bağdad Köşkü:




Tahta işlemeciliği bir kapı örneği:

Sarayın bahçesinde ördek havuzu:


Salondaki pencereye inşa edilen çeşme eşsiz bir sanat harikası gibi:





Bastığımız yerlere döşenen taş yollar bile sanatlı yapılmış:

Sarayın bahçesindeki güneş saati:


Tavan işlemelerinden bir kaç örnek:




Valide Sultan'a hizmet eden bir hanım figürü:












Sancak-ı Şerif'in konulduğu yer (bahçede):


Bunlar sadece sarayın fotoğraflanabilir kısımları. Fotoğrafın yasak olduğu muhteşem bölümler var. Padişah kıyafetleri, kıymetli eşyalar, Kutsal Emanetler, kaşıkçı elması, eski silahlar ve savaş aletleri gibi...

Topkapı Sarayı'nın ardından Yerebatan Sarnıcı'na geçtik. Sarnıca bir kapıdan giriyor, bir başka caddedeki başka bir kapıdan çıkıyorsunuz. Müze Kart burada geçerli değil ve giriş bileti 5 TL. Gezdiğim sarnıçlarda dikkatimi çeken tavanlarının hep aynı şekilde bombeli yapılmış olmasıydı. Osmanlı'dan önce yapılmış bir sarnıç:




Havuzda yüzen balıklar:




Yazımı şu an okuduğum kitaptan küçük bir bölümle hitama erdirmek istiyorum. Sinan Yağmur'un kaleminden Aşkın Gözyaşları 3 / Kimya Hatun kitabı:

"Hak ederek biriktirdiğin hüzünleri terk edenlere vermemelisin. Sen bile kendini gıyaben tanırken dar zamanlara koskoca sevdalar sığdıramazsın. Susmasını bil! Korkma! Susmak, yaranı unutmak için kaçtığın bir mağara değildir. Sustuğun kadar sevdalısın."

Bir sonraki yazıda görüşmek umuduyla. Hepinize sevgilerimle.

8 yorum:

  1. İstanbulu Çekmemişsin Gene, hep Camilerin içini ve küçük kısımları almişsin :))

    YanıtlaSil
  2. Resimlere baktığına emin misin Urfalı =) Bunca foto arasından sadece bir tanesi cami resmi, o da en baştaki =)

    YanıtlaSil
  3. he Baktım :) Yere batan sarnıcı ve Cami motifleri ağırlıklı :)

    YanıtlaSil
  4. ne güzel yapmışsın fotoları çok sevdim

    YanıtlaSil
  5. fotolar çok güzel gitmiş kadar oldum. teşekkürler

    YanıtlaSil
  6. Onlar cami motifleri değil Urfalı, sarayın odalarında ve duvarlarında olan motifler =) Her gördüğün Arapça yazıyı cami sanma hemşehrim =)

    Mine, Özlem; çok teşekkür ederim =)

    YanıtlaSil
  7. Beni hz Davut un kılıcı ve hz.İbrahim in tenceresi çok etkilemişti hıçkırıklara boğulmuştum gezi formatı bir kenara çok feyizli bir yer..

    sevgiler

    YanıtlaSil
  8. Evet Rumma'cım, etkilenilmeyecek yer değil.

    YanıtlaSil

Hayatın kendisi bir yorumdur aslında. Özgün ol, kendi hikayeni yaşa.
Yorumlarınızla mutlu oluyorum. Hepinize teşekkürler.