(Merhaba Arkadaşlar,
İş yerinde bir hafta süren denetim, öncesinde ona hazırlık, sonrasında da bayram ve tatil derken bir süre burada olamadım. Geçen zaman içerisinde Canım Urfam'a olan hasretim bir hayli arttı. Kolay değil, neredeyse iki sene olacak son gidişimden bu yana. Hâl böyle olunca eski şiirleri şöyle bir karıştırdım ve okuyarak dinsin özlemim istedim. 2008'den kalma bu şiiri seçtim. Hepinize sevgilerimle).
Gız gözleri gözel yârim,
Tutam dilimi diyeeeem,
Beceremiyem,
Siye nağmeler dizmeden,
Uzun müddet galamiyem,
Ne edem?
Olmiy işte,
Dağ kimin sevdan çökmüş içime,
Biye sorarsan eyi de etmiş,
Ben ne vakıt gama dalsam,
Hani beyle nefes alamayıp,
Çatlayacak kimin olsam,
Açıp defterimi seni okiyem,
Adını duymak bile eyi geliy biye,
Seni tanıdıgıma ne kadar şükrediyem bilemezsin,
Yoksa ne ederdim bu fani êlemde, bilen söylesin.
Ben seni ele bi derinimden sevmişem ki,
Sen anlayıp bagrının ortasına bastiy beni,
Ne ittin, ne terk ettin,
Bir tek,
Bir tek mutlu ettin,
Eee bele yara can gurban,
Sevilmez mi heç canına can gatan?
Siye “Gülüm” dedıgıme pişman etmediy beni,
Oturdın başım üstüne, sakın kalkıp getme e mi?
Seniy o gözel gözlerini görünce,
Çıkardım attım dilimden tüm kilitleri,
Siye bir kez bakan nasıl susar sürme gözlüm?
İçim yanmıııııış, yanmıııış, yanmııış,
Sussaydım hepten dagılacaktı özüm,
Koydım bir kenara saklamayı, gizli sevmeyi,
Haykırdım cümle êleme, ayan ettim gizli halimi,
“Pişman oldun mu?” deyisen hemi?
Yok gurban,
Sen amanet ehlisen,
Sevdama sahıp çıkmışsan,
Muhatabı El-Emîn olunca,
Neden pişman olsın insan?
Duyiysan degil mi?
Bak gene söyliyem işte,
Seni çoookk seviyem bi denem,
Seviyem sevmesine amma,
Bu firak kül etmiştir karamı, gündüzümü,
Sensiz dadı yok eyvanın da, nideyim üzümü?
Çagırsan olmiy mi artık?
Çagırsan da koşsam siye,
Beslendigim balımsan sen,
Seni hediye et biye,
Tutuşmuşam, alavlarım gök kubbelere yükselir,
Anzılha’dan bir su getir, yohsa bu can tende erir.
Datlı turınç reçelimsen,
Ele çok seviyem seni,
Seniy limonın üzse de,
Vazgeçemiyem, bil hemi?
Gülüm biliysen ki siye ne kadar seslensem azdır,
Lakin yormayam başını ki biye bir ferman yazdır,
Geliş günüm belli olsın o fermanda, siye koşam,
Dolı dolı bir sarılıp, bırakmayam, senle coşam.
Kocasinan bele işte, yatar galkar seni sever,
Bir gülücük yolla hele, onun derdi daglar deler,
“Urfa” demişler adına, o siye hep “Urfam” deyi,
Kül etme fukara galbi, ona daima bak eyi.
sevginin en güzel kelimlerini bu aksanda duymak ne kadar güzelmiş :)
YanıtlaSilSeni hediye et biye,
bu cümleye vuruldum :)
Çı xose,deste sagbe heval. :)
YanıtlaSilCecil, çok teşekkür ederim =)
YanıtlaSilÂwdil, bu cümle için bana bir çeviri gerekecek =) Çünkü bir tek hevalin anlamını biliyorum =)
Çok hoştu.Eline sağlık dost. :)
YanıtlaSilMeilimde bir sorun olduğu için meiline cevap yazamadım,kusura bakma.
Est, rica ederim.
YanıtlaSilAnlamı güzelmiş. Buna cevaben "sıpes dikım" diyorum. {Bunu öğreneli beş yıl kadar oldu, umarım yanlış yazmamışımdır =) }
bende urfalıyımmm geldiğinde tanışmak tanımak isterims eni ablacımm=)
YanıtlaSilSevgili Seda,
YanıtlaSilNilgün'ün bloğuna da cevap yorumu bıraktım senin için. İlk geldiğimde nasipse tanışmayı ben de isterim. Nerede oturur neler yaparsın? Urfam'ın neresindensin? Bana urfatutkunu@gmail.com adresinden ulaşabilirsin.
ne kadar hoş ...
YanıtlaSil